Work and Travel Günlüğü: ‘Macera Dolu Amerika’

18.01.2021
Blog Başlık
Durakta asılı duran Work and Travel posteri gözüme çarptı. Şöyle bir göz gezdirdim fakat aklımda başvurmak fikri yoktu bile. Sonuç ne mi oldu? İki yıllık WAT macerası!
 
1. Ben Work and Travel'a değil, o bana başvurdu!
Ne topuklu ayakkabılar, ne makyaj malzemeleri, ne de jel tırnaklarlar bana göre değildi. Hani herkeste olur ya bir uzaklaşmak istiyorum, yeni bir şeyler yapmak istiyorum hissi. Yine öyle bir günde yolda durağa doğru yürüyordum. Durakta durdum ve otobüsü beklemeye başladım. Durakta asılı duran Work and Travel posteri gözüme çarptı. Şöyle bir göz gezdirdim fakat aklımda hemen başvurmak fikri yoktu bile. İletişim bölümünden email adresi alıp mümkün mü diye bilgi almak için sadece bir email attım. Ertesi güne çok nazik ve tatlı sesli bir abla beni aradı. Ayrıntılı şekilde bilgilendirmeye başladı ve süreç çorap söküğü gibi gitti. Sonuç mu? 2009 ve 2011 olmak üzere iki kez inanılmaz WAT macerası!
 
2. Yanımda gidecek arkadaşım yok!
Work and Travel programına katılacağım zamanlar 20 yaşındaydım. Henüz hiçbir yurtdışı deneyimim yoktu. Programa katıldığım dönem çok tedirgindim bir başıma dünyanın bir ucuna gidecektim ve ne yapacağım? Nasıl yapacağım? Ya bir aksilik olursa? Diye kara kara düşünüyordum. Fakat bu noktada yalnız başvurduğum için vazgeçmedim. Şirket sayesinde aynı dönem gidecek olanlarla aynı uçakta gittik daha sonrasında yine yalnız devam ettim. Bu noktada elbette kaygılar olacaktır fakat ben bavulumu ve hayallerimi alıp gittim ordaydım daha ötesi ne olabilirdi ki?!
 
3. Tabi ki ilk etapta her şey güllük gülistanlık değildi.
Fakat üstesinden gelmeyi, sabretmeyi, nerde nasıl ne yapılması gerektiğini deneyimleyerek öğrendim ve gördüm. WAT programı kesinlikle memur mantığıyla bakılmaması gereken bir program ve bence kişisel gelişim kitaplarının yanında hayatı deneyimleyerek de öğrenmenize yardımcı olacak bir program. Üstelik hepimizin hayatları bizlere verilmiş tek bir şans iken neden bu güzel deneyimden ve anılardan yoksun kalayım? Hayat deneyimlerle ve maceralarla daha güzel! Kendi serüveninizi kendiniz yaratın, bu sizin hayatınız!
 
4. Work and Travel işleri elbette masa başı işleri gibi değildir.
Fakat düşünüldüğü kadar korkutucu da değildir! Work and Travel işlerinde, kendini eğitmek, İngilizceni geliştirmek, iyi para kazanmak ve hatta zevk almak mümkündür ve bu biraz da size bağlıdır. Ne demişler en büyük erdemlerden birisi Sabır! İnsanlara karşı, patronlara karşı, müşterilere ve işe karşı saygı ve sabrınızı kaybetmeyin, mükâfatını elbet alacaksınız. Ayrıca, yaşadığınız deneyimler siz farkında olmasanız da ilerideki iş hayatınızda da işinize yarayacaktır. İlk etapta ”hadi canıımmm!!” Dediğinizi duyar gibiyim fakat ciddiyim. Sabretmeyi ve insanlara karşı nasıl davranmanız gerektiğini öğrendiğiniz deneyimlediğiniz zaman ileriki iş hayatınızda daha sabırlı ve saygı gören biri olursunuz. 4 senelik çalıştığım işimde bunu birebir yaşadığımı söyleyebilirim. Velhasıl ilk ödemenizi aldığınız zaman da gözleriniz mutluluktan dolabilir.
 
5. Kendi başınıza başarmanın ve kazanmanın tadını çıkarabilir, bunun gururuyla mutlu olabilirsiniz!
Zaman zaman zorlandığım olmadı mı? Elbette ki oldu! Six Flags’ta sıcak yaz aylarında ben çalışırken karşımdan dondurmalarıyla geçen, mutlu mutlu yürüyen, gülücükler saçan çocuklar beni arabeske bağlıyordu bazen. Fakat daha sonradan mutluluk kaynağı oldular. Hepsi çok tatlıydı ve dondurma yiyip arkadaşlarla sohbet etmek, roller coaster’larda suratımın tanımlanamayan hallere girene kadar, iç organlarım birbirine karışana kadar, yanaklarıma gülmekten kramplar girene kadar eğlenmek mesai sonraları da mümkündü! Zaten hayatta herşey bir dualite değil mi? Siyah olmadan beyazı, gece olmadan gündüzü anlamamız mümkün değil. Özet: Arabeske bağlamayın her şeyin ama her şeyin tadını çıkarın, gerisi gelecektir.
 
6. Amerikalılar çok sosyal ve sıcakkanlı insanlar.
Siz konuşmaya başlamadan bile sizinle konuşacaklardır. Etrafınızdaki insanların konuşurken ne tür kalıplar kullandığını neler konuştuklarını dikkatli dinleyin, gözlemleyin yeni kelimeler öğrenmemeniz imkânsız. Üstelik öz güveniniz de gelişecektir. New York’ta elimde valizler etrafa bakınırken yolda defalarca durup ”yardıma ihtiyacın var mı?” diye soran insanlar oldu.
 
7. İngilizce öğrenir miyim? Yoksa boşa para mı?
Şimdi ben İngilizce öğrenir miyim başlığını niye attım? Çünkü elbette yurtdışına gidecek olanlar, dilini geliştirmek, kendine bişeyler katmak ister. Bu soruya şöyle cevap verebilirim: Siz istedikten sonra öğrenmemeniz imkânsız! Siz yeter ki isteyin, insanlarla, müşterilerle, arkadaşlarınızla ister istemez iletişim kurmak zorundasınız. Fakat bununla da kalmayın etrafınızdakilerle sohbet edin. Dediğim gibi, ”Amerikalılar sosyal insanlar” siz istedikten sonra İngilizcenizi geliştirebilirsiniz ve elbette ki paranız boşa gitmeyecek! Kitaplardan okuduğunuzu bir süre sonra alıştırma yapmadığınız için unutma olasılığınız var fakat deneyimlerle öğrenilen dil daha kolay pekiştiriliyor.
 
8. Work and Travel'ın en heyecanlı bölümü - Travel - başlıyor!
Evet, üç ayın sonunda beklediğimiz, planladığımız o muhteşem bölüme geldik! Travelllll!!! Bu kısımda arkadaşlarınızla birlikte ya da kendiniz planlayarak birçok şey yapmak mümkün. Amerika’da ulaşım ve oteller uygun fiyatlara bulunabiliyor, hele ki önceden planlama şansınız olursa her ikisi için de fiyat daha uygun olacaktır.
 
9. İşten ayrılır ayrılmaz travel için ilk durağım New York oldu.
Ben 2011’de Chicago’da çalışıyordum, işten ayrıldığımda arkadaşlarımla buluşup gezme planım vardı ve onlarda New York’taydı. Ben oraya gittim orada dört arkadaş buluştuk ve araba kiralayıp ’Road Trip’ macerası yaşadık. Bizim planımız New York’tan Miami’ye kadar araba ile gitmekti ve bu güzel planı gerçekleştirdik. Arkadaşlarla arabada saatlerce yaptığımız sohbetler, dinlediğimiz müzikler, yemek ve tuvalet ihtiyacı için durduğumuz benzinciler inanılmaz anılardı.
 
10. Döndükten sonra gülerek hatırladığım ve anlattığım harika anılarım var.
Neyse ki Dunkin’ Donuts’lar sabah 3’e kadar açık oluyordu da durup ihtiyaçlarımızı giderebiliyorduk. Altımda pijama benzincide durup dişlerimi fırçaladığım günler şu an hale daha gülerek hatırladığım ve anlattığım harika anılarım arasında.
 
Sonuç olarak; New York’tan Miami’ye gidene kadar yol boyunca birçok yeri de ziyaret etme şansı bulduk. Atlantic City, Jackson Ville, Washington DC, Florida… Miami’ye gelene kadar bayağı uzun ve maceralı bir yol çektik. Uğradığımız yerleri gezip fotoğraflar çektik, buralardan küçük hediyelik eşyalar aldık. Yani travel kısmı için seçenekleriniz çok fazla. Siz yeter ki sabırla işinizin en iyisini yapın ve iyi paralar kazanın. Sonrası ‘Macera Dolu Amerika’ şarkısı gibi ve deneyimlerle sabitlenmiştir!
 
Dar gelirli öğrenciler yurtlarda çeşitli imkanlardan faydalanabilmektedir.