Hackerlar Hakkında Bilgi - Hackerlar iyi mi, kötü mü?
Hacker’lar iyi mi, kötü mü? İkisi birden.
Windows’u daha güvenli hale getirmeye çalışıyorlar, şirketlere düzenledikleri saldırılardan para kazanıyorlar ve bazen hükümetler tarafından kiralanıyorlar.
Hacker ya da bilgisayar korsanı dendi mi, bilgisayarla alakası olsun ya da olmasın duyan herkesin zihninde benzer şeyler canlanır. Klavyelerle ve hepsi de yasa dışı şeyler gösteren monitörlerle dolu loş odalarda oturan korsan, çoğu zaman kavanoz dibi gibi kalın gözlüklüdür, upuzun saçları yağlıdır, parmaklarının arasında bir sigara vardır ve Rus aksanıyla konuşmaktadır. Elbette böyle film klişelerinden çıkmış gibi görünen hacker’lar da var.
Duman altı olmuş karanlık odalarda son derece güvenli ağlara ya da bot ağı denetim sunucularına giriş yapanlar da. Ancak korsanları sadece böyle görmek, asıl manzarayı gözden kaçırmak demek. Günümüzün korsanları artık bir alt kültürün üyeleri değil; birçoğunun birbirinden farklı iki kartviziti var. Her şeyin resmi bir şekilde gerçekleşmediği sıradan olaylarda üstünde “hacker” yazanı kullanıyorlar.
Diğer kartvizitlerini ise yeni müşteri bağlamak için kullanıyorlar ve bunun üstünde de “BT güvenlik danışmanı” yazıyor. Korsanların ortak yanı şu: Yazılımlarda ve internet hizmetlerinde zayıf noktaları arayıp buluyorlar. Bir açığı bulduktan sonra yaptıkları iş ise kişiden kişiye değişiyor. Kimileri bu bilgiyi etkilenen şirketle paylaşırken, diğerleri kötüye kullanıp fırsatı paraya dönüştürüyor.
Bazıları bilgiyi Zero Day Initiative (ZDI) ya da iDefense gibi yasal örgütlere satıyor. Bu bilgiler yine ilgili şirketlere ulaştırılıyor. Diğer korsanlarsa sırf adlarını duyurmak için bu olayları ilgili forumlarda duyuruyorlar. Gerçekten niyeti bozuk olan korsanlar ise siber suç dünyasıyla temasa geçip bu güvenlik açığını, en çok parayı verene satıyorlar. Çoğu zaman bunlar gazetelerin manşetlerine bile taşınıyor.
Hacker raconu: Kırıcılar, şapkalar ve diğerleri Hacker sözcüğü ilk çıktığında teknolojiye merakı olan herkesi kastediyordu. Yani aletleri kurcalamayı, programlamayı, lehim yapmayı ve elbette mevcut sistemleri analiz etmeyi sevenleri. 1960’lı ve 70’li yıllarda hacker’ların hedefi telefon sistemleriydi.
Özel yurtlarda wifi sistemi yaygın olduğundan önem arz eden bilgiler hacklenmeye açık hale gelir.