Çocuğunuz Uzaktan Eğitime Uzak Kalmasın

25.01.2021
Blog Başlık
Çocuklarınız Uzaktan Eğitime Uzak Kalmasın!
Okullara verilen uzun ara sonrası, okulların açılması dört gözle bekleniyor.  Sanırım, öğrencilerden daha çok ebeveynler bekliyor. Ebeveynler, okul zamanında da çocuklarının ödevlerini, sınavlarını, ders çalışmalarını takip ediyorlardı ama tek başlarına değillerdi. Bir anda çocuklarının hem ebeveyni hem de öğretmeni oldular.  Whatsaptan atılan ödevleri, uzaktan eğitimi, canlı dersi, EBA’dan gönderilen ödevleri, online sınavları, çocuklarının günlük ders çalışmasını ve kitap okumasını da takip etmek zorunda kaldılar. Tabi ki bu kadarla da bitmiyor. Tüm gün evde kalmaktan sıkılan çocukları ile teknoloji arasına da mesafe koymak zorundalar, sanırım en zoru da bu olsa gerek. Bu durumda tabi ki velilerin okulu özlemesi, açılmasını beklemesi de gayet doğal. Umarım bu beklentileri en kısa sürede gerçekleşir.
 
Bazı ebeveynler ise çocuklarının derslerden ve arkadaşlarından geri kalacağı endişesini taşıyor, çocuklarının çalışmalarının yeterli olup olmadığını sorguluyorlar. Çocukları yeni konulara mı çalışmalı, önceki konuları mı tekrar etmeli, ne kadar ve nasıl çalışmalı gibi hususlarda kafalarında soru işaretleri var.
 
Öncelikle şunu hatırlatmalıyım ki gerek salgın nedeniyle verilen uzun ara gerekse yaz tatilleri doğru değerlendirilmezse çocukları akademik başarı olarak geriye götürür. Öğrenmek kadar, öğrendiğini unutmamak da önemlidir. Unutmamak için de, çalışmaya uzun aralar verilmemelidir.
 
Uzaktan eğitimin tek başına okullardaki eğitimin yerini doldurması beklenmemelidir. Okullarda yüz yüze yapılan eğitimdeki verim günlük 1 saatlik uzaktan eğimle karşılanması mümkün değildir. Uzaktan eğitimin asıl amacı çocuklara yeni konuları öğretmekten ziyade, öğrencilerin okul, ders ortamından tamamen uzaklaşıp tatil moduna girmemesidir. Bu nedenle özellikle ilkokul ve ortaokul öğrencilerinin uzaktan eğitimi takip etmesi önemlidir.
 
YKS, LGS sınavlarına hazırlanan öğrencilerin velilerinin işi ise daha zor. Sınav yaklaştıkça öğrencilerin motivasyonu düşerken kaygıları artıyor. Ebeveynler çocuklarının kaygılarını düşürmeye, motivasyonlarını ise artırmaya çalışıyorlar. Bu süreçte öğrencilerin rehber öğretmenleri ile irtibat halinde olması önemli. Yoğun kaygı yaşayan öğrenciler için ise bir uzmandan yardım alınması faydalı olacaktır.
 
Peki, Bu Süreçte Çocuklar Akademik Olarak Geri Kalmamak İçin Ne Kadar Ve Nasıl Çalışmalı?
 
Bu süreçte öğrenciler, kesinlikle bol bol kitap okumalıdır.
Öğrenciler ders çalışırken yeni konuları öğrenmek yerine (Yeni konular için telafi eğitimi yapılacak) öğrendiklerini unutmamak için okulda öğrendiği konuları tekrar etmelidir.
Hafta içi her gün sınıf seviyelerine uygun, belirli bir saat kesinlikle ders çalışmalılar. (Konu tekrarı, test çözme, öğretmenlerinin gönderdiği ödevi yapma v.b.)
 Çalışma planı doğrultusunda çalışmaları daha verimli olacaktır.
Teknoloji kullanımına kesinlikle sınır konulmalıdır. İlkokul için günlük bir saati, ortaokul için 2 saati geçmemesi önerilir.
Çalışma süresi veya çözülmesi gereken soru sayısı çocuğun çalışma alışkanlığı, motivasyonu ve sınıf seviyesine göre çocukla birlikte belirlenmelidir. (Ör. 5. Sınıf günlük 1 saat veya 60 soru, 6. Sınıf günlük 80 dakika veya 80 soru v.b.)
 
Erkek öğrenciler yurtlarda kalmaktan ziyade ev ortamında yaşamayı tercih etmektedir.